Anadolu'da Aşk Ayı
Şubat, Anadolu'da antik çağlardan beri aşkın ayı. Antik Yunan takvimlerinde Ocak ortasından Şubat ortasına kadar süren ve Gamelyon denilen ay, Zeus ile Hera'nın ilahi aşkına adanmıştı.
Aşk ve savaş… Bu iki ana tema tarihin başından beri, insanlığın çelişkisini örnekleyerek süregeliyor. Yeryüzündeki aşkın ilahi yansıması bile her ikisine yeterince tanıklık etmiş Anadolu topraklarında, bir savaş esnasında gerçekleşiyor.
Efsane Çanakkale'de, o zamanlar İda, şimdiki ismiyle Kaz Dağı'nda, Truva savaşı sırasında geçiyor. Truva'lı Paris'in Sparta Kralı Menelaus'un karısı Helen'i kaçırması sonucunda çıkan savaşı kazanmak üzere olan Truva ordularını 'tanrıların tanrısı' Zeus'un desteklediği söylenir. Bu duruma sinirlenen 'tanrıçaların tanrıçası' Hera, Zeus'u baştan çıkarır. Aşk tanrısı Eros oklarını çifte yönlendirir.
Zeus, Hera'yı Gargaros Tepesi'nde (bugünkü Karataş) safranlardan, sümbüllerden oluşan bir yatağa yatırır ve kimse görmesin diye etraflarını altın bir sisle örter. Çanakkale'deki bu olay tarihe 'kutsal evlilik' olarak geçer. Ocak ortası ve Şubat ortası arasındaki bu döneme Gamelyon ayı adı verilir.
Sonraları Roma döneminde Gamelyon ayı, bereket tanrısı adına düzenlenen Lupercalia bayramıya birleşti. Lupercalia arifesi olan 14 Şubat'ta genç erkekler, kızların isimlerini attığı keselerden kura çekerek bayram boyunca sevgili olacakları kişiyi seçerlerdi. Hristiyanlığın gelmesiyle bu adetin yasaklandığı, bayramın ise bir Hristiyan azizi olan Valentines'ın kimliği altında dönüştürülerek günümüze geldiği söylenir.